Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
Yayıncı
(x)İlgi Kültür Sanat Yayıncılık
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 373 kayıt bulunmuştur Gösterilen 160-180 / Aktif Sayfa : 9
Ulus devlet inşa sürecinde siyasi, askerî, sosyal ve kültürel argümanlar başat unsurlar olarak değerlendirilmelerine rağmen, bir ulus yaratmak için ekonomik bağımsızlık ve birliktelik önemli bir parametredir. Türk Modernleşmesi'nin öncüsü olan İttihat ve Terakki Balkan Faciası'ndan sonra gayrimüslim unsurların elinde olan ve mali kapitülasyonlar vasıtasıyla sömürülen Osmanlı Devleti'ndeki iktisadi hayatı, imparatorluğun ana unsuru olmakla birlikte makûs talihi için de hayıflanan yegâne topluluk olan Türk-Mü
Birinci Dünya Savaşı, büyük güçler arasındaki anlaşmazlıkların doruğa ulaştığı ve çatışmaların küresel bir savaşa dönüştüğü, insanlık tarihinin en önemli kırılma noktalarından biridir. Bu büyük savaş, İstiklal Savaşı ile birlikte değerlendirildiğinde; Osmanlı İmparatorluğu'nun varoluş mücadelesini ve Türkiye Cumhuriyeti'nin doğuşunu simgeler. Savaş sırasında ve sonrasında yapılan gizli/açık anlaşmaların, paylaşma planlarının hedefi hiç şüphesiz başta İstanbul olmak üzere Osmanlı vatanının tamamıdır. İmparat
İnsanlar bir adamın bütün hayatının bir tek kitapla değişebileceğinin farkında değiller. Malcolm X (El-Hacı Malik El-Şahbaz) 1925-1965 yılları arasında yaşamış, Amerikalı siyahi Müslüman liderdir. Tarihteki en etkili Afroamerikanlardan biri olarak gösterilen Malcolm, başlattığı mücadele ve etkili konuşmalarıyla yalnızca siyahların ve Müslümanların değil bütün dünyanın ilgisini uyandırmayı başarmıştır. Eğer uğrunda ölmeye hazır değilseniz, özgürlük kelimesini lügatınızdan çıkarın.
Osman Gazi... Dünyaya hükmeden Türk İmparatorluğunun kurucusu, efsanesi... Adının yeni yeni büyüyen devletle beraber anılması, şahsını ehemmiyetli bir rol model yapıyor. Yaşadığımız çağdan maziye seslendiğimizde ise karşımızda hep I. Osman'ın silueti beliriyor. Onun rüyası, yarım asra yakın bir zamanda reel politiği değiştirdi. Arkasından gelenlere yol gösterdi ve Türk'ün 'kızıl elma'sını yeniden hatırlattı. Osman Bey, üç kıtaya yayılacak imparatorluk için ölümsüz bir kahramandır. Mütevazı hayatı, ülküsü,
Her insanın hayatında yıldızının parladığı bir an vardır. Bu yıldız Putin için 1998 yılında Moskova'da parlamıştır. Doğu Almanya'da Rus gizli servisi KGB saflarında geri planda geçen hayatı eski KGB yeni FSB'nin başına getirilmesiyle değişmiş, bir anda dönemin Rus Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in sağ kolu olmuştur. Kariyer basamaklarını görünmez bir el yardımıyla hızla çıkmaya başlayan Putin, güçlü rakiplerini teker teker saf dışı bırakarak Rusya'nın bir numarası olmuş ve dünya siyasetini yönlendirebilecek b
Franz Kafka kendi döneminden başlayarak çağımız insanına da ışık tutan eserlerinde, modern insanın korkularını, yalnızlığını, iletişim problemlerini tüm dehşetiyle ortaya dökmüştür. İçine kapanık ve huzursuz kişiliği, çocukluğunda özellikle babasıyla ve ailesiyle yaşadığı problemler, yaşadığı toplum, siyasi ortam ve eğitim gördüğü okullar, kendisine ve çevresine karşı yabancılaşmasına yol açmıştır. Hayatı boyunca bu otoriter baskıdan kurtulamamıştır. İnsanın kendinden başlayarak önce kendisine, sonra yaşadı
Osmanlı Devleti 1. Dünya Savaşı'nda birçok cephede savaşmıştır. Bu cephelerden bir tanesi de Hicaz-Yemen cephesidir. Adına türküler dahi söylenen bu cephe, Anadolu insanının hafızasından çıkmamış, maşeri vicdanda derin izler bırakmıştır. Anadolu insanı, yüzbinlerce insanını, bir nesli, bu cephede ve sair cephelerde şehit vermiştir. 1. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Türklerinin Çanakkale'de gösterdikleri kahramanlık destanının bir benzeri de Hicaz'da, kutsal toprakların müdafaası sırasında Medine-i Münevvere'de ya
Aliya, Modern Avrupa'nın orta yerinde soykırıma uğramış bir halkı, yeniden tarih sahnesine çıkaran Bilge Lider'di, Bosna-Hersek'in ilk devlet başkanıydı. Kendi hayat hikâyesi, aslında Bosna'nın öyküsüydü: yalnız, yorgun ve hüzünlü; ama bir o kadar umutlu, imanlı ve devrimciydi. O, yaşadığı coğrafyanın kültürel zenginliğinin farkındaydı. Bu yüzden bölen değil birleştiren, her zaman hor gören değil, hoş gören oldu. Trajedilerin yaşandığı anlarda bile, 'onlar bizim öğretmenimiz değil.' diyerek zulmü meşrulaştı
Bu kitapta, İngiltere'de yaşayan Robinson Kreutzner'in dünyayı gezme hayalleriyle ailesini arkada bırakarak çıktığı yolculukta başına gelenler ve sonrası anlatılmaktadır. Seyahat ettiği geminin batması sebebiyle ıssız bir adada yirmi sekiz yıl boyunca başından geçenleri Robinson'un kendi ağzından, açık ve anlaşılır bir dille okumaktayız. Elindeki imkânları olabilecek en iyi şekilde kullanan Robinson ıssız adada vahşi hayat ve korsan tehlikesinin içerisinde kendine küçük bir dünya kurar. İsyan etmeyen, pes e
Faust, Alman yazar Johann Wolfgang Von Goethe'nin bütün eserlerinin birleşimi olarak kabul edilen, dünya klasikleri arasında da önemli yeri olan bir eseridir. Yazarın genç yaşta yazmaya başladığı bu oyun, daha sonraları ele alınarak son halini almıştır. Yazımı zamana yayılan bu eser haliyle bize Goethe'nin kendi iç dünyasından ve yaşamından kesitler sunar. Gökyüzünde başlayan bu oyunda İsrafil, Cebrail, Mikail ve Mephisto arasında bir diyalog geçer ve sonucunda olaylar gelişir. Mephisto yani şeytan Tanrı il
Devletlerarası siyasette düşen bir devlet başka bir devletin acıma duygusunu değil iştahını kabartır, insan insanın kurdu olduğu gibi devlet te devletin kurdudur. ?Osmanlı Devletinin Dağılma Devri azametli görkemli bir imparatorluğun çağın gereksinimlerine ayak uyduramayarak sömürgeci ülkelerin nasıl hedefleri haline geldiği ve içeride çıkan ayaklanma, isyanlarla birlikte merkezi otoritenin nasıl zayıfladığını gözler önüne sermesi açısından oldukça çarpıcı bir eserdir. Yeni çeri Ocağının asli görevini unut
Tarihteki ilk topyekûn harp olan Birinci Dünya Savaşı öncesinde siyasi açıdan Uluslaşmasını, iktisadi açıdan Sanayi İnkılâbını tamamlamış olan devletler, müstemlekeleri haricinde kalan coğrafyalarda askerî ittifaklar vasıtasıyla kendilerine yeni pazar arayışlarına girişmişlerdir. 19. yüzyıldan itibaren zamanın ruhuna ayak uyduramayan Osmanlı İmparatorluğu ise askerî reformlar altında ilk olarak Fransız ve İngilizlerin etki alanına girmiştir. 1871 yılında ulus devlet inşa sürecini tamamlamış olan Almanya, B
Dünyanın en iyi telepatı olarak kabul edilen ve İkinci Dünya Savaşı'nda, Stalin'in neredeyse tüm kararlarında danıştığı Wolf Messing, yoksul bir Musevi ailesinin çocuğu olarak 10 Eylül 1899'da, Varşova'da doğdu. Ailesi, Naziler tarafından öldürüldü. Polonya 1939 yılında Naziler tarafından işgal edildiğinde Rusya'ya kaçtı. Polonya sınırındaki tüm Nazi kontrol noktalarından düşünce aktarımı ve telkin yeteneklerini kullanarak geçti ve Sovyetler Birliği'ne sığındı. Zihinsel yeteneğini ilk olarak,11 yaşında bin
Çanakkale Muharebeleri, tarihteki ilk topyekûn harp olan Birinci Dünya Savaşı'nın kaderine tesir etmiş, harbin Churchill'in deyimiyle 3 yıl daha uzamasına ve Çarlık Rusya'nın iç savaşa sürüklenip harbin dışında kalmasına yol açmıştır. Çanakkale Zaferi o tarihe kadar harp sahnelerinin gördüğü en büyük amfibik harekât olması dışında Osmanlı İmparatorluğu'na nefes aldırmış ve harbin Üçlü İttifak'ın lehine sonuçlanabileceği ümidini doğurmuştur. Çanakkale Muharebeleri içindeki deniz harekâtı ise plan ve uygulanı
''Ah o günler ne güzel günlerdi ne de berbat günlerdi, o günler ki bilgelik dolu günlerdi hem de aptallığın zirve yaptığı günlerdi, inançla dopdolu günler, bağrında şüphe barındıran günler, ağzına kadar ışıkla dolu zifiri karanlık günlerdi o günler.'' Kitabın bu giriş cümlesinde belirtildiği gibi kitaba adını veren Paris ve Londra şehirlerinde, Fransız Devrimi'ne giden süreçte yaşanan tüm olay ve karakterler bütün açıklığı ve acımasızlığı ile gözler önüne serilir. 1859'da Dickens'ıngazetelerde tefrika ettiğ
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü/ Victor Hugo Victor Hugo'nun, Bir İdam Mahkûmunun Son Günü, sarsıcı ve sıradışı bir kitap. Hugo'nun yazım stil olarak o dönemde kullanılmayan bir üslupla, yani birinci tekil şahısla kaleme aldığı eser, ölüm ve yaşama, ölmek üzere olan bir suçlunun gözünden bakış. Güneşin camlardaki oynaşmasını keyifle izlerken öleceği gerçeğiyle yüzleşmeye çalışan genç adamın sancıları, düşünceleri ve cezalandırma yöntemlerine ilişkin görüşleri insanı şaşırtıyor. Giyotinle idama mahkûm olan gen
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu/ Stefan Zweig Böylesine bir aşk gerçek olabilir mi? 1920'lerin ilk yarısında Stefan Zweig tarafından kaleme alınan bu kitapta; yaşamı boyunca delicesine sevdiği, ancak kadının varlığından haberi bile olmayan, yazar R.'ye yazılan uzun bir mektup yer alır. Hiçbir zaman beni tanımamış olan sana. cümlesiyle başlar mektup. Kadının, iç dünyasında yaşadığı duygulardan yola çıkılarak aşkın çözümlemesi yapılır. Bu da zaten, sadece Stefan Zweig kadar psikoloji birikimine sahip bir yaza
Platon ya da İslam dünyasında bilinen adıyla Eflatun, antik Yunan düşüncesini 21. Yüzyıla taşıyan nadir ve nadide şahsiyetlerden. Sokrates'in talebesi, Aristo'nun hocası olan Platon, bugün de konuşmaya devam ediyor. Ünü, belki kendisini de aşan eseri Devlet'te kurduğu cümleler, karşılıklı konuşmalar ise sanki TV programı yahut gazetelerde karşımıza çıkıyor gibi. İdrak edilememiş demokrasinin despotizme dönüşeceğini söyleyen Platon'a göre devlet işleri içten gelen bir sevgi, edep ve kâmil akıl ile yürütülmez
Platon ya da İslam dünyasında bilinen adıyla Eflatun, antik Yunan düşüncesini 21. Yüzyıla taşıyan nadir ve nadide şahsiyetlerden. Sokrates'in talebesi, Aristo'nun hocası olan Platon, bugün de konuşmaya devam ediyor. Ünü, belki kendisini de aşan eseri Devlet'te kurduğu cümleler, karşılıklı konuşmalar ise sanki TV programı yahut gazetelerde karşımıza çıkıyor gibi. İdrak edilememiş demokrasinin despotizme dönüşeceğini söyleyen Platon'a göre devlet işleri içten gelen bir sevgi, edep ve kâmil akıl ile yürütülmez
Bilinen en eski bilim kurgu/ korku romanlarından biri olan bu romanda Dr. Frankenstein bilimin ona sunduklarıyla önce lider sonra yaratıcı rolüne bürünerek ölümsüzlüğü elde etmenin kör arzusuyla çalışmalar yapmaktadır. Yaratıcılığın mükemmelliğine doğru ulaşmaya çabalarken aslında nasıl trajik bir yolda ilerlediğini fark etmeyen sıra dışı zekâlı bir doktorun çevresine, yarattığına (!) ve kendisine verdiği zararı görebilecek midir? 18. yüzyılda kaleme alınan, gotik edebiyatın ve korku türünün gözde örnekl
Sıralama : Göster :
Toplam 373 kayıt bulunmuştur Gösterilen 160-180 / Aktif Sayfa : 9