Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
(x)Tarih
Yayıncı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 90 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Kara ve deniz safhalarıyla tarihin en kanlı ve eşine az rastlanır savaşlarından biri olan Çanakkale Savaşı bir yönüyle de pek çok milletten insanın kader birliği yaptığı yer olmuştur. Bu kader birliği zamanla savaşın insani tarafını öne çıkarmış, savaşan tarafların birbirlerine olan bakışını değiştirmiştir. Çanakkale'de savaşmak amacıyla dünyanın öbür ucundan gelen Kanada I. Newfoundland Alayı askerleri için de aynı durum geçerlidir. Barbar insanlarla savaşabilmek için üzerinde güneş batmayan Büyük Britanya
Şeyh-ül Müverrihin Halil İnalcık, Bursa, bu memleketin tarihidir, temelidir. Bunda hiç mübalağa yok. Eğer Anadolu yarımadasındaysak, burada oturuyorsak, Bursa'dan başlıyor her şey. 1324-26 yılları arasında Osmanlı Devleti'nin merkezi oldu. Eski Prusa, beyliğin ilk kıymetli merkezi olmuştur. Bursa, hiçbir zaman Osmanlı İmparatorluğu'nun payitahtı olmaktan geri kalmadı. Bunu bilhassa belirtmek isterim. diye konuşurken aslında Osmanlı'nın Bursa'ya düşülmüş dipnotlar olduğunu hatırlatmıyor mu? Medeniyet coğrafy
Tarihin yetiştirdiği en büyük devlet adamlarından ve komutanlarından birini ele alıyoruz. Çoğunluğun görüşüne göre O büyük bir dehadır. Zeki, cesur, hırslı ve çalışkandır. Devlet adamlığı, organizasyon kabiliyeti, stratejistliği ve taktisyenliği tartışılmazdır. Han sülalesinden gelmemesine rağmen, hanları kendisine itaat ettirmiş, hepsi zaferle sonuçlanan 17 sefer düzenlemiş, devlet kurmuş, devletler yıkmış, 27 devletin sultanına boyun eğdirmiş ve dünyanın pek çok yöresinde kasırga gibi esmiştir. İzmir'den
Günümüz yöneticileri açısından tarihi kişilikleri incelemek, tarihe yön veren liderlerin hareket tarzlarını araştırmak ve çağdaş yöneticilere yol göstermesini sağlamak önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Örneğin; Japon yöneticiler Miyamoto Musashi'nin 5 Çember Kitabı'nı okumakta ve O'ndan ilham almaktadır. Sun Tzu'nun Savaş Sanatı ve yine Machiavelli'nin Savaş Sanatı güncelliğini ve popülerliğini hala korumaktadır. Türk tarihi de karizmatik liderler ve büyük devlet adamlarıyla doludur. Onların
Türk tarihi dünya tarihidir. Türkler bilinmeden ne Asya, ne Avrupa, ne de Afrika tarihi yazılamaz. Türk düşmanlığı dikkate alınmadan Hristiyanlığın ve İslamiyetin geçmişi anlaşılamaz. Türkler olmadan bilim tarihi de eksik kalır. Farkında olmasak da tarihimizi ne değiştirebiliriz ne de yok sayabiliriz. En doğrusu onu öğrenmek ve bugünlerimizi tarihin ışığında değerlendirebilmektir. Siz ?Türk diye bir şey yoktur diyen cahilleri asla dikkate almayın. Bırakın onlar cehaletleri ve kinleri içinde boğulup gitsinl
Kitap 2 bölümden oluşmaktadır: 1. Hindistan ve Babür İmparatorluğu ile ilgili genel bilgiler, 2. Babür Şah'ın kişilik ve liderlik özellikleri. Yararlanılan kaynakların başında kendi yazdığı BABÜRNAME gelmektedir. Zira Babürname hem incelenen kişinin bizzat yazmış olması, hem de yazarın açık yürekliliği sebebi ile birincil kaynak olma özelliğini taşımaktadır. Babür Şah'ın hayatı incelenerek yönetsel özellikleri anlaşılmaya çalışılmış, bunlar gruplandırılarak başlıklar haline getirilmiş ve bu konular hakk
Bugüne kadar Attila üzerine çeşitli kitaplar yazılmış, besteler yapılmış (Verdi'nin Attila Operası) ve filmler çevrilmiştir. Bunlardan biri olan Hun İmparatoru Attila'nın Liderlik Sırları isimli kitabında Wess Roberts Attila'nın Ordusu'nu Ülke fethetmek üzere bir araya gelen göçebe ve son derece bağımsız paralı askerler topluluğu olarak göstermektedir; fakat böyle bir yaklaşım halkını seven, kendi insanını tek bir hedef ve ideal çevresinde kenetleyen, vatansever bir Attila gerçeğine ters düşmektedir. Wess
Birinci Dünya Savaşı başladığı sırada İngiltere'nin bahriye nazırı olan Winston Churchill, 1923'te kaleme aldığı harp hatıralarında Tarihte hiçbir geminin pusulası Göben'inkinden daha büyük bir kıyıma, sefalete ve yıkıma doğru rota göstermemiştir şeklinde not düşüyordu. Gerçekten de, Almanya'nın İngiliz deniz hâkimiyetine meydan okuma politikasındaki esas aktörlerden biri olarak inşa edilen Göben muharebe kruvazörü ile hafif sıklet yoldaşı Breslau 1914'teki destansı bir kovalamacanın ardından Osmanlı payita
?Kudüs'e gitmek ya da gidenlere yardım etmek için, hayret verici bir tutku zengini de, fakiri de, erkeği de, kadını da, din adamlarını da, köylüleri de sardı. Kocalar sevgili eşlerinden ayrılmaya hazırdılar; kadınlar ise ? her ne kadar gözyaşları içinde de olsa ? çocuklarını geride bırakıp kocalarını izleme eğilimindeydiler. Bu zamana dek muazzam değerde olan araziler, çok düşük fiyatlara satıldı ve herkes kâfirlere karşı Tanrı'nın intikamını almak için silahlar edindi. Hırsızlar, korsanlar, pek çok farklı
Yakın tarihimize damga vuran en önemli olgulardan biri, hiç şüphesiz ki, İttihat ve Terakki Cemiyeti'dir. Osmanlıların son yıllarında başlayarak Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar etkili olan İttihatçı düşünce hakkında pek çok şey yazılıp çizilmiş olsa da, bazı meseleler hakkındaki sis perdesi halen ortadan kalkmış değildir. İşte Galip Vardır'ın anıları bu sis perdesini ortadan kaldırabilecek pek çok bilgiyi bizlerle paylaşmaktadır. Subay olan babası Sabri Bey'in vesilesiyle henüz çocuk yaşlarda İttihatçılar
Midhat Paşa, bundan tam 150 yıl evvel titiz ve işgüzar bir memur iken atandığı Niş Valiliği vazifesini Büyük Tuna Vilayeti Valiliği'ne tahvil etme başarısını göstermiştir. (1861-1864) Özel bir yetkilendirme değildi. Göreve başlamadan hükümete sunduğu 5 maddelik önergesi geçiştirildi. Vazifesi boyunca pek çok isteği Sadaret tarafından reddedildi. Mütemâdiyen Sırbistan'a firar eden bir halk ile karşılaştı. Çok geçmeden buna Belgrad ve Rusya'dan gelen muhacirlerin yükü de eklendi. Karşılaştığı tüm sorunlara çö
Bir Meczubun Şeytanı tedirgin edecek rüyası devam ediyor... Dabbet-ül Arz nedir? Şekli nasıl olacak? İnsanlık nasıl bir değişime uğrayacak? 16'lar kimdir? Görevleri nedir, nasıl seçilirler? Derûnî Devlet nedir? Turk kimdir? Hz. Adem'den beri Türk Milletinin varlığı nasıl devam etmiştir? Türk Bayrağı nasıl doğmuştur? Hz. Hızır'ın gerçek adı nedir? Tarihte bilinen bazı kişiler gerçekte Hz. Hızır mı? Oğuz Kağan Teşkilatı nasıl çalışıyor? Kutsal Halı'nın sırrı. Zeugma'da Da Vinci'nin sırrı. Voynich el yazmala
Semboller, uygarlıkların ruhunu sırlı aynalarında nesilden nesile aktaran kültürel taşıyıcılardır. Günlük eşyada kullanılan motifler, insanın belleğine ve bilinçaltına yer ettikçe, o toplumu bir arada tutar, dahası o topluma milli bir kimlik kazandırır. Ne var ki, bu simgelerin şifrelerinin çözümü öyle kolay bir akademik uğraş değildir. Dr. Gözde Sazak, sağlam bir İdrak Psikolojisi bilimsel tabanı üzerine Rusya Hermitage Müzesi'nde gördüğü objeleri Türk destanlarının diliyle konuşturarak, Hunların ve dolayı
Tükendi
Günümüzde tarihsel malzeme, sinema ve edebiyat eserlerinde sürekli olarak kullanılmakta. Tabi ki bu durumda yapılacak en büyük iş, birinci elden tarihi kaynakları okurla buluşturmak. İstanbul'u fethederek bir çağı kapatan ve yeni bir çağı açan kudretli padişah Fatih Sultan Mehmet'in hayatını, yıllarca onun en yakınında bulunan Tursun Bey'in kaleminden okumak, şüphesiz dönemin gerçekleri ve Fatih Sultan Mehmet'in şahsiyetiyle ilgili kritik bilgiler verecektir. O'na, Ya İstanbul beni alır ya da ben İstanbul'
Osmanlı devleti; ancak kuruluşundan yüz elli yıl sonra İstanbul´un fethi ile kendini pekiştirdi. Ve bu tarihten de bir yüzyıldan daha fazla bir zaman (Kıbrıs´ın alınmasına kadar) gücü gittikçe arttı, yüceldi. Osmanlı Devleti büyüklüğünün en yüksek derecesine erişince, yüz elli yıl konumunu korumaya gücü yetti. Ve bundan sonra da XVIII. Yüzyılın ortalarına, yâni Küçük Kaynarca Antlaşmasına kadar hızla bir çözülmeye ve gerilemeye doğru yol almaya başlamıştır. Hammer; aslen Avusturyalıdır. Latince ve Yunanca i
Tükendi
1908 devrimi ile Osmanlı yönetimini eline geçirip II. Abdulhamidin yıllardır birbirlerine düşman ettiği Balkan milletlerini barıştırma gafletini gösteren İttihat ve Terakki yönetimi, farkına varmadan kendilerine düşman olan bu kitleyi harekete geçirdiler. Fırsatı ganimete çeviren Balkan devletleri de birleşip Osmanlı Devletine saldırdılar. İTCnin yaptıkları bu stratejik hata telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurdu. İTCnin siyasete bulaşıp asıl işleri olan askerlik mesleğinden uzaklaşmaları bizim mezalim ol
Tarih boyunca büyük bir devlet olarak kıtalara hükmetmiş Osmanlının yönetim temelinde, disiplinli bir hayat felsefesi vardı. Bu felsefe ile birçok kurum ve müessesenin yerleşik bir sistem içinde yer almasının yanı sıra, ulaşım ve haberleşmesindeki belirli kaide ve kuralların da olması, üç kıtayı içine alan, geniş bir coğrafyadaki hâkimiyetini altı yüzyıl kesintisiz sürdürebilen bir devlet olmasını sağlamıştır. Bu eserde, Osmanlılarda modern teknolojilerin çok yönlü kullanımına geçilmesinden önceki döneme
Tükendi
Lâle Devri, Osmanlı Devleti'nde, 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlamıştır. Bu dönemde savaştan hoşlanmayan mizacıyla bilinen III. Ahmed toplumsal huzuru sağlamaya yönelik ıslahatlar gerçekleştirmiştir. Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa ise sanatsal faaliyetleri desteklemenin yanı sıra birçok eğlence tertip ettirmiştir. Osmanlı tarihinde zevk ve sefa devri olarak bilinen Lâle Devrine, Sadâbâdda yapılan lale sefaları ve ihtişam damgasını vurmuştur. Devrin önde gelen şair
Tükendi
Osmanlı İmparatorluğu ve İtalya Krallığı arasında 1911-1912 tarihlerinde gerçekleşen Trablusgarp Savaşının anlatıldığı bu kitap Berlin, Roma ve Viyanadaki Birleşik Devletler Elçiliklerinde Deniz Kuvvetleri Ataşesi olarak görev yapmış Komodor W.H. Beehler tarafından kaleme alınmıştır. Yazar, eserde birbiriyle çelişen ya da kuşku uyandıran beyanatların elendiği ve sadece tümüyle güvenilir nitelikteki ayrıntılara yer verildiğinin ısrarla üzerinde durmaktadır. Kitap; Kraliyet Atlı Topçu Birliğinde teğmen olan
Tükendi
İkinci Dünya Savaşı yılları boyunca bir denge siyaseti takip eden Türkiye, birbirleriyle çatışan büyük devletlerin baskılarına rağmen tarafsızlığını korumayı başaracaktı. Ancak bu hiç de kolay olmamıştı. Dünyayı kasıp kavuran bu altı yıllık savaş süresince, Türk başkenti yabancı diplomatik misyonların ve istihbarat teşkilatlarının mücadele alanı haline geldi. Avrupada en büyük güç olmak isteyen Hitler Almanyası, Atatürk döneminden başlamak üzere Türkiyeyi kendi safına çekmek için her yolu denedi. Bu çabalar
Tükendi
Sıralama : Göster :
Toplam 90 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4